Felaket Senaryoları Kuvvetleniyor

Ekonomist Yusuf Yüksel:'in kendi blog sitesinde kaleme aldığı yazıda Türkiye ve Dünya ekonomisi ile ilgili ilginç tespitlerde bulundu. 'Felaket senaryoları kuvvetleniyor' diyen Yüksel Dünya Ekonomisindeki durumun da Türkiye'nin aleyhine olduğunu söyledi

Bugün Bloomberg'te şöyle bir haber çıktı: ''Avrupa Merkez Bankası(ECB) geleneksel olmayan para politikalarının uygulanabilirliğini inceliyor.'' Yine aynı haberde Polonya Merkez Bankası'nın benzer bir planı olduğu ifade edildi; daha önce küresel çapta bütün ekonomi yönetimlerinin elini kolunu bağlayabilecek felaket senaryolarından bahsetmiştim; dünyada işlerin kontrolden çıkması için atılması gereken adım tam olarak geleneksel olmayan para politikalarının yaygınlaşmasıdır diye düşünüyorum, ECB'nin böyle bir eylemi gerçekleştirmesi durumunda çok büyük bir sorun ortaya çıkmazsa bile bu hata yakın gelecekte Avrupa'yı 1980'lerde Japonya'nın yaptığı hatalar gibi geri dönülmez bir noktaya sürükleyebileceğini tahmin ediyorum.

Geleneksel para politikası nedir?

Geleneksel para politikası merkez bankalarının fiyat istikrarı sağlamak amacıyla politika faizi kullanarak piyasayı yönlendirmesidir yani kabaca piyasanın soğuması gerektiği dönemlerde piyasayı soğutmak, şartlar uygun olunca da ekonomiyi tekrar ısıtmak olarak bilinen yöntemlerdir. Geleneksel para politikalarını şu paylaşımda basitçe anlatmıştım.

2000'li yıllarda eski Fed başkanı A. Greenspan'in hatalı para politikası yönetimi ve aynı dönemde yeni ortaya çıkmış olan türev piyasalarındaki akıl almaz yönetim hataları Abd ve dünya ekonomisini daha önce görülmedik büyüklükte bir krizin eşiğine getirmişti, (2008 Krizi nasıl çıktı kronolojik olarak şu linkte açıklamaya çalışmıştım. link ) bildiğimiz klasik para politikası çözümleri sorunları çözmek için yetersizdi ve o dönem krizler konusunda dünyadaki en saygın isimlerden biri olan Ben Bernanke Abd'nin yeni fed başkanı olmuştu ardından dünyada ilki olmasa da geleneksel olmayan para politikalarının zirvesi olan icraatlerine başladı.

(Varlık alım programları)  Varlık alım programları 2008 Krizi'ne sebep olan sorunları çözmek için atılmış bir adım değildir ki öyle bir politika da o günün şartlarında yoktu; varlık alım programlarının amacı dünyada ekonomik sisteminin Büyük Buhran'da olduğu gibi çaresiz kalmasını engellemekti ki bu konuda amacına ulaştı ve sorunu çözmek için gerekli zamanı beklenenden fazlasıyla insanlığa sağladı; bu kadar büyük bir buhran ihtimali zararsız bir şekilde atlatılmış iken aradan geçen on seneye rağmen ekonomi yönetimleri yine aynı büyüklükte sorunların birikmesine sebep olabilecek hatalarda ısrar ediyor.

Geleneksel olmayan para politikaları nedir?

Geleneksel olmayan para politikaları merkez bankalarının fiyat ve finansal istikrarı sağlamak için klasik politika faizleri yerine alternatif yöntemler geliştirmesine verilen addır; 2008 Krizi sonrası Fed'in basmaya başladığı ve diğer büyük merkez bankalarının eşlik ettiği devasa para basma işlemleri, günümüzde yaygın olarak kullanılmaya başlayan rom mekanizmaları, zorunlu karşılık vb. yöntemler buna örnek gösterilebilir.

Dünyada ciddiye alınabilecek ülkeler arasında bu tür politikaların ilk uygulayıcısı 1980'lerde Japonya olmuştur; bu politikalarda geçen 30 sene boyunca Japonya'ya bir fayda sağlayamamıştır. Çok basit bir örnek verirsek;

Normal şartlar altında bir ülkede para basılırsa ne olur?

Enflasyon ortaya çıkar, ekonomik aktivite kuvvetlenir vs. vs. merkez bankalarının bastıkları para ile temsil ettikleri ekonominin büyüklüğünü oranlayınca Japonya'nın bastığı para Avrupa Birliği'nin (Euro kullanan ülkeler) 2.5, Abd'nin ise 5 katına tekabül eder!

Buna rağmen Japonya ne ekonomik aktivitesini bu otuz sene içinde artırabilmiştir ne de daha basit bir hedef olan enflasyon oluşturabilmiştir! Japonya ile ilgili ileride başka bir makale yazacağım için ayrıntıya çok fazla girmedim ama özetle şudur dünyada geleneksel olmayan para politikalarının en başarılı örneği zaten şu an uygulanmakta olanlardır, onları yetersiz bulup yenilerine başvurmak da kendi içinde çelişkili bir hatadır.

 Avrupa gerçekten haberde denildiği gibi bu tür bir politikaya yönelirse gerçekten  1930'lardaki gibi çok ağır krizlere giden yolu açabilir en iyi senaryoda bile Avrupa yeni Japonya olur ki bunun 30 sene sürebilmesi çok zor o yüzden Avrupa ciddi şekilde dağılma riski yaşar.

Geleneksel olmayan yöntemler yetersiz olduğu ve ciddi bir başarı vaat edemediği halde ülkelerin bunlara tevessül etmesinin tek bir nedeni vardır: ''Sorunları ertelemek''.

Binlerce, on binlerce örnekle açıklanabilir ki ''Ekonomi ödün verme sanatıdır.'' Yani yapılan her işlemin illa ki faydası ve zararı vardır ama bir bedelden ne kadar kaçınılırsa o bedel daha fazla büyüyerek önümüze çıkar o yüzden dünyadaki borç sorununu ertelemek adına atılan bütün adımlar sorunu büyütmekten başka bir fayda sağlamaz.
17 Kasım 2018 20:40
DİĞER HABERLER